Haber

AK Parti İBB Başkan Adayı Kurum, Risksiz İstanbul Tanıtım Toplantısı’nda projelerini detaylı anlattı

AK Parti İBB Lider Adayı Kurum, Risksiz İstanbul Tanıtım Toplantısı’nda projelerini detaylı anlattı

AK Parti İBB Başkan Adayı Kurum:

“Kendi mühendislerimiz ve yerli ve milli yazılım bileşenlerimizle Afet Yönetim Sistemimizi maksimum ölçüde hayata geçireceğiz.”

“Tüm sanayi alanlarımızı gözden geçirip ‘İstanbul Sanayisi Yenileniyor’ diyerek dönüştüreceğiz”

“İstanbul’un Dijital İkiz Projesi sayesinde şehrimizin afetlere hazırlıklı olmasını sağlayacak yazılımlara kavuşacağız.”

“9 afet destek birimi ve her türlü bağlantı altyapısı hazır Afet Müdahale Merkezi kuracağız.”

İSTANBUL – AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, “Kendi mühendislerimizle, yerli ve milli yazılım bileşenlerimizle Afet Yönetim Sistemimizi maksimum ölçüde hayata geçireceğiz. Afet yaratırken genç beyinlerimizin gelişmesine de katkı sağlayacağız” dedi. Dünyaya örnek olacak bir yönetim sistemi kuracağız. Kuracağımız sistemle afet durumunda hangi adımları atmalıyız? “Neye ihtiyaç olduğunu anında bileceğiz” dedi.

Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, 25 Ocak’ta gerçekleştirilen Türkiye Yüzyıl İstanbul Vizyonu Tanıtım Toplantısı’nda 10 ana başlıkta projelerini açıkladı. Kurum, daha önce açıklanan bu projeleri bugün Bakırköy’de düzenlenen Risksiz İstanbul Tanıtım Toplantısı’nda detaylı bir şekilde anlattı. . İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan’ın konuşmalarıyla devam etti. Kurum, bugüne kadar yaptığı projeleri ve misyonu gereği İstanbul için yapmayı planladığı projeleri tek tek anlatırken, simülasyonu da sahneye yansıtıldı. Programın sonunda kurum, protokol eşliğinde sahnede fotoğraf çektirdi.

“Tüm sanayi alanlarımızı gözden geçirip ‘İstanbul Sanayisi Yenileniyor’ diyerek dönüştüreceğiz”

Programda sanayi alanlarının dönüşüm projelerine değinen AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Murat Kurum, “Dönüşümün alt başlıklarından birini sanayi alanlarının dönüşümü olarak belirledik. Şehir merkezinde kalan sanayi bölgelerini çevreye taşıyarak Türkiye’nin hemen her ilinde dönüştürdü. 18 ilde sanayi.” Dönüşüm projeleri gerçekleştirdik. Hem sıfır israfı ön planda tutan hem de sürdürülebilir üretim odaklı projelerimiz ülkemizin birçok ilinde gerçekleştirilerek esnafımıza, şehrimizin üretimine ve istihdamına katkı sağladı, bu projeleri hayata geçirerek milletimizi mutlu etti. İstanbul’umuzun 108 milyar dolara tekabül eden sanayi cirosu var. Bu sanayi bölgelerinde 800 bin İstanbullu kardeşimiz çalışıyor. Sanayi kuruluşlarımızın yüzde 77’si kent merkezinde bulunuyor. Yüzde 62’si ise düzensiz ve dağınık bir yapıda. Bu durum aslında trafik sıkıntısını artırıyor, hava kirliliği yaratıyor ve İstanbul’un afet risklerine karşı savunmasızlığını artırıyor. Bu nedenle Bayrampaşa, Esenyurt ve Başakşehir’deki sanayi tesislerimiz başta olmak üzere tüm sanayi alanlarımızı gözden geçirip ‘İstanbul Sanayisi Yenileniyor’ diyerek dönüştüreceğiz. İstanbul Sanayi Odamız ve İstanbul Ticaret Odamızla istişarelerde bulunduk. Talep eden sanayicilerimizin planlı, altyapılı, sosyal donanımlı arsa ihtiyacını karşılayacağız. Sanayi alanlarımızı şehrin dışına taşıyıp Ar-Ge, inovasyon ve kuluçka merkezleri, oteller, restoranlar, mesleki eğitim okullarıyla teknolojinin üretildiği üretimin merkezi olan İstanbul sanayisini inşa edeceğiz. Bu dönüşümle sürdürülebilir bir dönüşüm yakalamak istiyoruz. Elektriğimizi ve suyumuzu daha verimli kullanarak 2.040 net sıfır emisyon hedefine doğru bu adımları atmak istiyoruz” dedi.

“Onlarca medeniyetin izlerini taşıyan İstanbul’u yeniden dünyanın çekim merkezi haline getireceğiz.”

Göreve gelir gelmez İstanbul’un her yerinde yenileme çalışmalarına başlayacağını belirten Kurum, “Onlarca medeniyetin izlerini taşıyan İstanbul’umuzu yeniden dünyanın çekim merkezi haline getireceğiz. ofisimiz olarak tarihi yarımada ve tüm İstanbul’da yenileme seferberliği başlatacağız. Öncelikle Eminönü-Sirkeci Sahil şeridimizi düzenleyeceğiz. Eminönü sahil yoluna bağlı tüm cadde ve meydanları elden geçireceğiz. Sirkecimiz tren istasyonu, tematik düzenlemesi ve donanımlarıyla her yaştan İstanbullunun keyifle dolaşacağı hareketli bir alan olacak.Ünlü Kıble Çeşme Caddesi, İstanbul’un en önemli lokasyonlarından biri ve burayı gerçekleştireceğimiz projelerle hızla restore edeceğiz. Fatih Camii ve Külliyesi çevresindeki sokakları, niteliksiz binaları elden geçirerek yeniden düzenleyeceğiz. Sultan Fatih’in torunları olarak bu dönüşümü bu şehre, buradaki binalara, saçaklarıyla, teçhizatlarıyla, bisiklet yollarıyla yakışır hale getireceğiz. Çevre düzenlemesi ve tarihi kimliğine uygun peyzaj düzenlemesi ile. Bir imaj yaratacağız. Her gün milyonlarca insanı ağırlayan Sultanahmet Meydanı’nda kapsamlı bir çevre düzenlemesi gerçekleştirerek tüm tarihi yarımadanı gerçek kimliği ve gerçek gücüyle tarih sahnesine çıkaracağız. Mimar Sinan’ın kalfa eseri olarak nitelendirdiği ve UNESCO tarihi miras listesinde yer alan Süleymaniye Camisi ve çevresini de adına yakışır bir yenileme projesiyle canlandıracağız. Bölgedeki harap ve harap yapıların tamamını onararak Mimar Sinan’ın mirasını hep birlikte koruyacağız. Ordu Caddesi’nde cadde ve sokak rehabilitasyon çalışmasıyla tarihi Haydarpaşa Garı’ndan başlayıp Kadıköy Meydanı’ndan Moda’ya kadar uzanan kıyı düzenlemesini Anadolu Yakası’na kazandıracağımız en büyük kültür merkeziyle birleştireceğiz. Kültür ve Turizm Bakanlığımız tarafından yaptırılmıştır. Bu tarih ve yeşil aks çok özel bir projeyle birleşecek. “İstanbullular denizin, sahilin ve tarih dokusunun keyfini bir arada yaşayacak” dedi.

“Meydanlarımızı acil durumlarda toplanma alanı olarak da kullanacağız.”

Daha önce bazı illerde yaptığı ve şimdi de İstanbul için yapacağı meydan projelerinden bahseden Kurum, şöyle konuştu: “Kent meydanlarımız sosyal, kültürel, ekonomik ve estetik açıdan çok değerli bir yere sahip. Halkımız burada bir araya geliyor, kültürel ve sanatsal bir birliktelik yaşanıyor. İstanbul’un yaşamı burada devam ediyor. Aynı zamanda meydanlarımızı da kullanıyoruz.” “Acil durumlarda burayı buluşma alanı olarak da kullanacağız. Bundan önce 40 ilde 40 tarihi meydanın inşaatında çalıştım. Konya, Erzurum, Diyarbakır, Bitlis, Zonguldak, Rize ve Bursa’da birçok proje gerçekleştirdik. Daha önce Peki, vatandaşlarımız şehrin en değerli yerlerine nasıl sahip çıkabilir? “Vaktimizi mutluluğa adadıysak bundan sonra da aynı anlayışla çalışırız. Yeni Çengelköy meydanımız, sahil düzenlemesi, aydınlatması ve geniş otoparkıyla Çengelköy’e değer katacak bir yatırım olacak. Yine Çengelköy’de yapacağımız cadde iyileştirmeleriyle bölgeyi eski ticari ve kültürel canlılığına kavuşturacağız. Yeni Ataşehir Meydanı’ndaki ilk ofisimde işyerleri, fidanlıklar, Ar-Ge merkezleri, kuluçka merkezleri ve açık pazar yeri yer alacak. Bunların yanında; açık ve kapalı spor salonları, kültür-sanat merkezleri, tiyatro, opera, eğitim ve sağlık merkezleriyle; Tam bir yaşam alanı olacak. Esenyurt’un bütünleşeceği, sosyalleşeceği yeni meydanımız olacak. “Yeni Halkalı Meydan Projesini Küçükçekmece’ye kazandıracağız” dedi.

“Kendi mühendislerimiz ve yerli ve milli yazılım bileşenlerimizle Afet Yönetim Sistemimizi maksimum ölçüde hayata geçireceğiz.”

Entegre Afet Yönetim Merkezi kuracaklarını belirten Kurum, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İstanbul gibi riskli bir şehirde afetler yaşanmadan önlem almak zorundayız. 1 Nisan itibarıyla İstanbul’un afet yönetimine ilişkin projelerimize hızla başlayacağız. Bugün İstanbul’un potansiyel risklerini tamamen belirledik. Stratejilerimizi belirledik, tedbirlerimizi geliştirdik. Acil durum planlarımızı, tahliye rotalarımızı ve kullanılacak kaynaklarımızı tam olarak planladık. AFAD’ımız hazırlık, müdahale aşamalarında uyumu başarıyla sağlıyor. Afetlerde uyum ve uyum süreçlerinde AFAD’ımızla iş birliği yaparak İBB bünyesinde kuracağımız afet yönetiminde önceliğimizi önleme ve risk azaltma olarak belirleyeceğiz. Risk azaltmaya yönelik harcamaları maliyet olarak değil geleceğe yatırım olarak görüyoruz. Afet öncesi yapılan 1 birim yatırımın afet sonrası 10 birim yatırıma eşdeğer olduğu bilinciyle afete hazırlık kapsamında adımlar atacağız. Öte yandan olası bir afet sonrasında müdahale kapasitemizi en kısa sürede güçlendireceğiz, temas ve uyum aşamasını da planlayacağız. Entegre Afet Yönetim Sistemini kuracağız. Entegre Afet Yönetim Sistemi kapsamında güçlendirilmiş gerçek zamanlı iletişim altyapısı, Gözlem ağları, Tahmin ve erken uyarı sistemleri, Elektronik risk izleme sistemleri, Anlık Durum Tespitleri, Karar Destek Sistemleri, Dayanıklılık Analizi ve Planlama Platformu birlikte çalışacaktır. Sistemi Yapay Zeka Destekli Veri Analitiği araçlarıyla analiz edip Akıllı Şehir Sistemine ve İstanbul’un Dijital İkizine entegre edeceğiz. Afet Yönetim Sistemimizi kendi mühendislerimiz ve yerli ve milli yazılım bileşenlerimizle maksimum ölçüde hayata geçireceğiz. Dünyaya örnek olacak bir afet yönetim sistemi oluştururken genç beyinlerimizin gelişimine de katkıda bulunacağız. “Kuracağımız sistemle bir afet yaşandığında hangi adımları atmamız gerektiğini anında bileceğiz.”

“İstanbul’un Dijital İkiz Projesi sayesinde şehrimizin afetlere hazırlıklı olmasını sağlayacak yazılımlara kavuşacağız.”

Murat Kurum, Dijital İkiz Projesi sayesinde İstanbul’un afetlere hazırlıklı olmasını sağlayacak bir yazılım elde edileceğinin altını çizerek, “İstanbul Dijital İkiz Projesi sayesinde şehrimizin afetlere hazır olmasını sağlayacak bir yazılıma kavuşacağız. afetlere hazırlıklıdır.Örneğin deprem riski taşıyan alanları önceden tespit ederek gerekli iyileştirmeleri hızlı bir şekilde yapabileceğiz.Yoğun yağışlardan kaynaklanabilecek su baskını risklerini üstlenerek gerekli önlemleri hızlı bir şekilde alabileceğiz. Şehrimizin her bölgesine 30 milimetre yağış düşecek. 30 milimetre yağış, meteorolojide şiddetli yağış anlamına geliyor. Şiddetli yağış olması durumunda yazılım bize hangi bölgelerin su baskını riskiyle karşı karşıya kalacağını söyleyecek. “Bunu alabiliriz. Bir felaketi önlemek için dijital ikiz ile önlem alın. Ayrıca tüm binaların su baskını seviyelerini tek tek gösterir. Dijital ikiz sayesinde bu kadar şiddetli yağış beklenirken, yağmur gelmeden milletimize koşacağız” dedi.

Afet Yönetim Merkezi’nde vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılayacağımız projeyi İstanbul’a getireceğiz.”

Atatürk Havalimanı’nda kurulan Afet Yönetim Merkezi’nin çeşitli ulaşım hizmetlerine sahip bir lojistik ve tahliye merkezi olacağını belirten Kurum, “Atatürk Havalimanı’nda yeni bir Afet Yönetim Merkezi kuracağız. Kuracağımız Afet Yönetim Sistemi’nin tüm bileşenleri İnşaatı devam eden millet bahçesiyle entegre bir şekilde tek merkezden olacak.” Başaracağız. Afet yönetiminde İBB Birimleri ve Lojistik Merkezleri bir arada yer alacak. Mevcut hava ve kara taşımacılığına deniz ulaşımını da ekleyerek lojistik işlerin geleceği liman ve iskeleyi de inşa edeceğiz. Hava, kara ve denizden lojistik destek alabileceğimiz Afet Yönetim Merkezi. “Vatandaşlarımızın ihtiyaçlarına cevap verecek projeyi İstanbul’a getireceğiz” dedi.

“9 afet destek birimi ve her türlü iletişim altyapısı hazır Afet Müdahale Merkezi kuracağız.”

İstanbul’daki Lojistik Destek Merkezlerinin sayısını 1’den 7’ye çıkaracaklarını vurgulayan Kurum, İstanbul Havalimanı’nın yanına liman yapacaklarını sözlerine ekledi ve şöyle konuştu: “Atatürk Havalimanı Millet Bahçemiz hava-kara ile lojistik ve tahliye merkezi olacak. -Olası bir felaket durumunda deniz ulaşımı.” İstanbul’da şu anda 1 olan lojistik destek merkezi sayısına 6 tane daha ekleyerek toplam 7 lojistik merkezi oluşturacağız. Bu lojistik destek merkezleri afet durumunda önemli rol oynayacak. Acil durum lojistiğimizin hızlı ve etkili bir şekilde yönetilmesine olanak sağlayacaklar. İBB destek birimleri de yer alıyor. Bu merkezler İstanbulluların günlük yaşamını kolaylaştıracak. Afet durumunda İstanbul’un her türlü ihtiyacının kesintisiz iletişimle sağlanmasına temel teşkil edecekler. Şehrin kuzeyinde, havalimanında olduğu gibi tahliye ve lojistik ihtiyacını karşılamak için İstanbul Havalimanı’nın yanına bir liman inşa edeceğiz. Bunların yanı sıra 9 afet destek birimleri ve her türlü bağlantı altyapısıyla Afet Müdahale Merkezleri kuracağız. Ayrıca 39 ilçemizdeki toplanma ve geçici yaşam alanlarının alt ve üst yapılarını afete hazır hale getireceğiz. Vatandaşlarımızın normalde kreş ve kütüphane olarak gördüğü bu mekanlar, aşevleri, duş alanları, tuvaletler ve barınma üniteleriyle afet anlarında geçici yaşam alanları haline gelecek. Felaketten sonra kolayca dönüşebilen birimler ekleyeceğiz. Afet sonrası hizmet birimlerinin 6 saat içerisinde kurulacağı bu alanlar, afet durumunda 2 milyon insanımızın geçici ve güvenli yaşam alanlarına dönüşecek. Afet kurtarma, tahliye, tıbbi yardım, toplama ve erişilebilirliğin kesintisiz sağlanması için en değerli araçlar acil ulaşım yollarıdır. Bu çalışmaları hızla 65 helikopterle İstanbul’a getireceğiz. Bu helikopter pistleri ile hızlı kurtarma ekiplerinin, yardım ve acil durum malzemelerinin afet bölgelerine taşınmasını sağlayacak bu pistleri sağlayacağız. “İstanbul’un 571 yıllık tarihinin en büyük dönüşümü olan çevre ve şehircilik seferberliğini Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 39 ilçe belediye başkanımızla birlikte gerçekleştireceğiz” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu